Adrenaline Mob: Bir Çete Hikayesi
Geçtiğimiz yıl Mike Portnoy, Russell Allen gibi tanıdık isimlerden kurulan Adrenaline Mob, şu ara albüm bekleme heyecanında. Tahminen ara sıra dalıp dalıp gidiyorlar…
Hantal cüssesiyle iki kolunu kaldırmış, sahneden seyircilere doğru kaşlarını çatıp ağzını açarak kocaman suratıyla seyircilere şimdilik sessiz ve agresif bir çığlık pozu vermekte olan davul setinin başına kalabalığın uğultusu eşliğinde geçtiği anda, düşünceler kafasında dolaşmaya başladı Mike’ın. Hanidir büyük sahnelerde çalmaya alışmıştı, şimdi karşısına aldığı 200 kişilik bar ahalisi önce bir garip hissetmesine sebep olsa da, tabureye oturmasının beşinci saniyesinde içini ilk yıllarındaki heyecan kapladı. Ve yıllar boyu bütün konserlerde yerinden ayrılmamak durumunda olan bir davulcu olduğu için olsa gerek, bu ufacık sahnenin, onuncu saniyede, oldukça adil bir ortam olduğunu düşündü. Ne de olsa artık bu ufak yerde diğer elemanlar da hareket edecek bir alan bulamıyor, yerlerine çakılıp kalıyorlardı! İlk şarkıyı başlatmak üzere zile dört defa vurdu ve bir anda ortalık karıştı.
“Düşüncelere dalar giderim…”
Dahil olduğu her hikayede başrole bir şekilde oturmasını bilen Mike Portnoy, Adrenaline Mob’da da bunu başardı, üstelik grubu kuran Russell Allen ve Mike Orlando’ya sonradan katılmasına ve şarkıların yazımına pek de dahil olmamasına rağmen. Yaklaşık 10 yıldır tanıyordu Russ’ı, Symphony X’deki işlerini çok takdir ediyordu. O da kendisi gibi bir progresif metal kahramanıydı birçoğunun gözünde. Dream Theater’dan ayrıldıktan sonra sürekli bir arayış içerisinde ve artık biraz da “müzik için müzik” yapmak kaygısından uzak bir şekilde baget sallamanın hayalini kurmakta olan Mike, geçtiğimiz yıl grup kurma derdinde olan ve şarkı malzemesi biriktirmeye çalışan Russell’ı ve adaşını buldu. Sonra yanlarına biri gitarist, biri basçı iki kişi katıldı Fozzy’den, Paul DiLeo ve Rich Ward. Yaz boyu birlikte çalışarak ilk kayıtlarını kendi isimlerini taşıyan 5 şarkılık EP’leriyle gerçekleştirdiler. İki progresif metal emekçisi, o güne kadarki bu gömlekten sıyrılmışlar, grupça yer yer modern ve alternatif öğelerle bezeli tam bir “suratının tam ortasına” usulü heavy metal ortaya koymuşlardı. Bu esnada Mike yine başrolün keyfini sürüyor, röportajlarda grup adına sürekli o konuşuyordu. “Şu an için bu grubun lideri ben değilim, liderlikle geçen onca yıl ve onca gruptan sonra bunun keyfini çıkarıyorum” diyordu grupta bestelere ne kadar miktarda katıldığı soruldukça.
İlk bakışta dönemlik bir proje süpergrubu gibi görünüyorlardı, ama 2012’ye doğru işler değişti ve hem albüm çıkaran, hem turnelere çıkan bir grup olmak istediler. Bu durum Fozzy’de çalmaya devam eden Paul ve Rich’e uymadı, yerlerine geçen aylarda askıya alındığını açıklayan Disturbed’ün basçısı John Moyer geldi. Ama albüm için geç kalmıştı, Adrenaline Mob, Omerta adındaki ilk stüdyo albümünün kayıtlarını çoktan bitirmiş, albüm künyesine Paul DiLeo ve Rich Ward isimlerini yazmıştı.
“Geldik mi?”
Kollarını ve ayaklarını konserin ritmine kaptıran Mike, bütün bu düşüncelerinden sıyrıldığında konser bitmiş, Russell, öbür Mike ve John seyircileri selamlayıp gitar askılarını çıkarırlarken kulise doğru yürüyorlardı. Konser sırasında kafası Adrenaline Mob günleriyle meşgul olan Mike şaşkın şaşkın “Daha Flying Colors’ta geçirdiğim zamanı düşünecektim ama!” diye kendi kendine şikayet etti, elindeki bagetleri seyircilere fırlatıp kalkarak dinlenmek üzere sahnenin arkasına geçti.
Akış Bozan Bilgiler
- Mike Portnoy, neredeyse bütün röportajlarında Allen’ın “günümüz neslinin Dio’su” olduğunu harfiyen tekrarlamaktan sıkılmıyor. Haklı aslında, ses rengi benzer, üstelik Adrenaline Mob’un The Mob Rules yorumu da var.
- Omerta, Mart ayının ortasında piyasaya sürülecek.
- Portnoy’un imzası Mart ayında Omerta haricinde bir albümde daha yer alacak: Öbür grubu Flying Colors’un aynı adlı albümü. Kadroda Steve Morse’a dikkat.